Avustralya’da Yapılan Araştırmaya Göre Şizofreni Hastalarının Beyinleri Daha Hızlı Yaşlanıyor
Avustralya’da yapılan yeni bir araştırma, şizofreni hastalarının beyinlerinde hızlı yaşlanma belirtileri olduğunu ortaya koydu. Bu durumun basit bir kan testiyle ölçülebilir olduğu belirlendi. Melbourne Üniversitesi’nden uzmanlar, şizofreni hastalarında sinir hücrelerinden elde edilen kandaki proteinler üzerine yapılan çalışmanın alanda benzersiz olduğunu vurguladılar.
Şizofreni ve Hızlanan Beyin Yaşlanması
Araştırmacılara göre, şizofreni hastalarının beyinlerindeki hızlanan yaşlanma süreci hastalığın gelişiminde önemli bir rol oynayabilir. Şimdiye kadar şizofreninin, otizm, disleksi ve DEHB gibi nörogelişimsel hastalıklarla benzer şekilde, beyin gelişimindeki sorunlardan kaynaklandığı düşünülüyordu.
Çalışmada dikkat çekilen protein ise sinir hücrelerinden salınan ‘Nörofilament Hafif Zincir Proteini (NfL)’ oldu. Bu protein, nöronların hasar görmesi veya yaşlanması durumunda kana ve beyin omurilik sıvısına salınır. Alzheimer, Parkinson ve MS gibi hastalıklarda da bu proteinin düzeylerinde artış tespit edilmiştir.
Yapılan araştırmada, şizofreni hastalarında NfL düzeylerinin sağlıklı bireylere göre daha erken ve hızlı bir şekilde arttığı gözlemlendi. Bu durum, şizofreni hastalarının beyinlerinin biyolojik olarak kronolojik yaşlarından daha yaşlı olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca, bipolar bozukluk yaşayan bireylerde benzer bir artış tespit edilmedi.
Yaşam Tarzı Faktörleri
Psikiyatrist Christos Pantelis, şizofreni hastalarının yaşam tarzının beyin yaşlanmasını hızlandırabileceğini belirtti. Sosyal izolasyon, fiziksel aktivite eksikliği, sigara ve madde kullanımı gibi faktörlerin hem zihinsel hem de fiziksel sağlığı olumsuz etkilediğini vurguladı.
Pantelis, “Şizofreni hastalarının yaşam süresi genel nüfusa kıyasla 20-30 yıl daha kısadır. Bu durumun temel nedenleri arasında yaşa bağlı hastalıkların daha erken ortaya çıkması yer almaktadır. Yaşam tarzı, şizofreni hastalarında hızlı yaşlanmanın bir faktörü olabilir ancak yapılan çalışma bu hastalığın anlaşılmasında ve tedavisinde önemli bir rol oynayabilir” şeklinde konuştu.